DE FACTO BİR RACON KESİYOR MAHALLEMİN PSİKOZU
Yıllar önce bizim mahallede bir kuş dükkanı vardı. O yıllar koftiden aktivist takılıyorum. Bir gün kuşçunun önünden geçerken bir giriyim napiyo burada bu eleman diye geçirdim içimden. İçeri girdim ve müthiş bir kuş yemi kokusu burnuma geldi. Acaba neden kedi köpeklerin yediklerine "mama" kuşların ve ineklerin yediklerine "yem" diyorduk. Sanırım bu kelimeler esaretin vahşetine göre seçiliyordu.
Selam verip girdim içeri, selam verdi o da. Plastik dört ayaklı, sağı solu petrol yanığı bir tabureye oturdum. İlk düşündüğüm seksen santimlik bir taburenin sağı solu nasıl yanık olur olmuştu. Bunu soracaktım ama İhsan hemen atladı konuşmaya.
" Bak birader, kuş dediğin zaman dikkatli bir iş yaptığını bileceksin. Öyle her kuşu kafese koyamazsın, kuşun kafesten önce kafesin sahibini kafeslemesi esastır. Bunları anlayamazsın çünkü kuşlar dünyanın güvenlik kameralarıdır. Bu bir sır değil, tanrı varsa eğer herkesi nasıl izlerdi ki?"
Dükkandan hemen geri çıktım. Bu kadar kamera arasında bu kadar ofsayt bir tiple bulunmak istemedim.