HİÇBİR EKSİKLİK YOKTU ONDA
Sözümona güç sahibi bir insan, doğruları var. Kendi doğrularını başkası üzerinde sınayan insan. Gerçeği bildiği halde yalanı da biliyor o halde. Çocuk babası olsaydı eğer çocukluğunu da affedebilirdi. Saate baktı ve uzun zamandır pil alması gerektiğini o an hatırladı. Masasından üşengiçliğine olan öfkesiyle kalkıp hayatından geçmiş kadınların suçlu buldu bakkala giderken. Zaten hep o an dışında ne varsa düşünür, o anı da başka bir an düşünürdü. Bakkal iki sokak ötede dar ve yanlış eğimli bir sokaktaydı.
Yolda yürürken ayakkabılarının ipleri çözüldü. Kemeri yırtıldı ve kot pantolonu seri seri düşmeye başladı. Önce iki elini kemer deliklerinden sokarak pantolununu yukarıda tutmaya çalıştı. Ne kadar da talimsizdi ellerini sallamadan yürüyebilmek konusunda. " Acaba donla yürüsem ayıplanır mı? Şorttan ne farkı var rahatımdan önemli değil ya." diye düşünüp pantolonunu çıkardı ve bir apartmanın kapı kulpuna dönerken almak üzere astı. Bakkala kadar donuyla gitti tahmin ettiği tepkilerin hiçbirisini almadı. Bakkala girdi kalem pil sordu bakkal ona işletmesinin çevreci olduğunu ve sadece yenilenebilir enerjiye inandıkları söyleyip eğer gitmezse bıçaklayacağını söyledi. Çaresiz geri dönmek için yola çıktı, dönüş yolunda ise az önce tepki vermeyen aynı insanlar onu donla dolaştığı için kınadılar. Hatta birkaç kişi saldırmaya bile kalktı akil yaşlılar meczuptur deyip olayı sakinleştirdiler pantolonunu bıraktığı yere geldiğinde apartman aynasında kendisini donla görünce kendi yüzüne tükürüp pantolonu alıp eve döndü. Sonra pantolonun cebinde paketinden açılmamış bir kalem pil buldu. Pili saate takıp tekrar masaya oturdu ve tüm bu olanlardan dedesini suçlu bulup uyudu.