Show more

gün içinde ihtiyacım olan seviyede hareket kapasitesini yakalayabilmem için yapmam gereken mobilite egzersizini 5 dakikaya indirmeyi başardım. bu neden önemli? bu önemli, çünkü en yüksek nabza ya da en yüksek ağırlık direncine ulaşıp, tekrardan düşük nabızlı işlere dönmem en fazla yarım saat falan sürer demek. bu sayede gün içerisine istersem 4-5 antrenman sıkıştırabiliyorum. bu kadar aktif bir gün de çok daha az uyuyup çok daha yoğun odaklandığım uzun saatlere sahip olacağım anlamına geliyor.

bi şeyi bi kez yapabildiğini gördükten sonra, artık yapmak istemiyor olman gerçeği ile durmadan çatışıp beynini çamura çevirmesi... bunu felsefede yaşıyorum. bırakalı aylar oldu, belli ki sancısı yıllar sürecek. felsefi bi problemle karşılaşınca saatlerce, bazen günlerce beynimi durduramıyorum. sonra yorgun düşmüş, rutinlerini ve hayatını kaçırmış bi vaziyette duvarı izlerken buluyorum kendimi.

felsefeye aşırı saygı duyuyorum ama bi yandan da nefret ediyorum. çünkü cidden iyiyim o işte, ama istemiyorum. bu nası bi lanet bilmiyorum

bi süredir psikolojik kararlılığımı yitirmiş gibiyim. derin bunalımlarda değilim tabii, ama herhangi bi ruh halimi korumakta da çok zorlanıyorum. öfkem bile elimden kayıp gidiyor gibi.

neyse, bütün bunları daha da kötüleştiren bi alışkanlığımla arama mesafe koymaya karar verdim: şeker.

şekerin kimyasından falan ziyade, matematiği çok korkunç gelmeye başladı. bi şeyin tadının güzel olacağı kadar şeker eklenmesi için onun kalorisinin baya minimum %50'sinin falan şekerden gelmesi gerekiyor (çoğu zaman %85/90'lara kadar çıkıyor).

bi şey, herhangi bi deneyimi belirlemekte bu kadar konsantre bi forma sahipse, ordan bi hezimetin çıkması kaçınılmaz. bu cinsellikte falan da böyle, bi insan çok konsantre bi özelliğiyle çekici gelmişse bana sağlıklı bi iletişim yürütemiyorum. bendeki bi alışkanlığın artık hata raporu verdiğini okuyabiliyorum ordan mesela.

o yüzden, şekere yallah diyoruz...

bazı “şey”ler vardır. onlardan bahsederken kullanacağımız kavramı, aslında ona işaret etmek için değil de onu talan eden başka kavramlardan korumak için kullanırız. böylesi kavramlara karşı-göstergeler diyebiliriz. normalde göstergeler, bi gösterilene bağlanırlar ya hani. bunlar öyle değil işte, bunlar neyden bahsetmiyor olduğumuzla yüzleşebilmek için orada olan kavramlar.

“burası dış” diyebilirsiniz. evet, iç mimari anlayışım dışarda olması

Show thread

rüyamda sık sık olimpik havuz görüyorum. bana çok huzur veriyo bu tip su sporları dünyası

forum avm’de biri yemek katından aşağıya atlamış, milletin yorumlardaki ilk reaksiyon “niye oraya file çekmediniz?”. dertleri atlayanın hayatı, neyin onu buna ittiği falan olmadığı çok belli, deliler o manzarayla karşılaşacak olan kırılgan psikolojilerini düşünüyorlar. birkaç sene öncesine kadar sık sık giderdim foruma. yıllardır orda file falan yok, kimse de ne düşüyor, ne de atlıyor. bal gibi biliyorlar olayın bunla alakası olmadığını da kültürünün ana kolonu avm olan topluluktan da başka bi reaksiyon nası bekleyecen zaten. hıyarlar

arkada stoner rock dinlerken kahve içip şamanizm kitabının resimlerine bakıyorum. akşamı başlatmanın güzel bi yoluymuş…

20-30 izlenen yeni kanalları izledikçe youtube bunlardan daha fazla önermeye başlıyor. ben de önerdikçe daha fazlasını izliyorum cmsşödşxl. baya memnunum açıkçası, çünkü o videolarda birçok budanmamış şeyle karşılaşıyo insan. ve sonder hissini de oldukça diri tutuyo. çünkü videoları çeken insanlar “bu ekosistemin yasaları bunlardır” mesajını verecek önlemler almamış oluyorlar kanallarının genel çehresiyle ilgili. bu da biraz ürpertiyo beni açıkçası, çünkü hayatı bi yerlerden taşıp önüme dökülüyor.

insan toplumlarını -türünü değil- acilci ve kıyametçi tepkilerle, uzun vadeli süreçleri etkileyebileceklerine kim inandırdıysa bu canlı türüne inanılmaz bi kazık atmış.

e tamam, “şimdi tepki vermelisin, ‘doğru’ tepki vermelisin; yoksa yandık” baskısıyla motive edilmiş nesiller yetiştirelim. ama bunun faturası sanki hiç kesilmemiş gibi de davranmayın yahu.

o nesiller tarih oluyor; sonra siz o tarihten savaş suçlusuydu, şuydu buydu diye sorumlular ayıklamaya çalışıyorsunuz. doğada hangi sistemi gördünüz ki 10 elma bastık 20 kilo altın verdi. sonra kalabalıklar kandırıldı, yanlış bilinçlendi cart curt.

valla kusura bakmayacaksınız. o sunduğunuz reçeteydi, al bu da faturası.

bugüne kadar elime geçen en stabil elektronik kendisi. ama herhangi bi arızada taharet musluğumla aynı kaderi paylaşacağına eminim.

Show thread

bugün duvara gömülü taharet musluğu ve apple silikon işlemci benzerliği üzerine düşünüyorum

Show thread

taharet musluğu bozulmuş. sökemiyorum da çünkü evi yapan hıyarlar niye duvara gömmeyelim ki bunu diye düşünmüşler. şuna dönüşmeme 2 saniye falan kaldı

hafta bok gibi başlıyo, ama bi önemi yok

bir hafta daha sona erdi, biten haftanızı kutlarım

Show more
Qoto Mastodon

QOTO: Question Others to Teach Ourselves
An inclusive, Academic Freedom, instance
All cultures welcome.
Hate speech and harassment strictly forbidden.