Tarihteki İlk Soykırım Bayramı: 23 Nisan
Elias Nin
Tuncer Bakırhan, 23 Nisan’a atıfta bulunarak şunları söylüyor:
“Yarın 23 Nisan, tam 105 yıl önce bu topraklarda yaşayan halklar el ele vererek bu Cumhuriyeti kurdular. Gelin, 23 Nisan’ın yapıcı ve ortaklaştırıcı ruhunu yeniden canlandıralım.”
DEM Parti’nin yaptığı her şey, söylediği her söz gibi bu da tarihe suç olarak kaydedilecektir. Zira tarihi yapanlar kadar, onu çarpıtanlar, soykırımı ve inkârı “kardeşlik” olarak propaganda edenler de aynı derecede suçludurlar.
Peki, nedir bu 23 Nisan?
23 Nisan’ın “Bayram” olarak kutlanmasına 1921 yılında karar verilir. 23 Nisan, ırkçı, soykırımcı Türk devletinin temellerinin atıldığı tarihtir.
23 Nisan tarihinin tercih edilme nedeni, 24 Nisan’ın Ermeni soykırımı ve tehcirinin tarihi olmasıdır; maksat bunu görünmez kılmaktır.
Maksat; 23 Nisan’ı bayram ilan ederek sokaklara taşınan “Türk/Türkleştirilmiş” çocukların sevinç çığlıklarıyla, katledilen Ermeni, Rum, Süryani, Kürt çocukların hâlâ yankılanmaya devam eden çığlıklarını susturmaktır.
23 Nisan’ın Kürtlerin, Ermenilerin, Rumların, Süryanilerin diline tercümesi;
Soykırım ve egemenlik haklarının gasp edilmesidir.
Türklerin egemenlik hakkı elde edebilmelerinin ön koşulu buydu.
Bundan dolayıdır ki 23 Nisan’ı kutlamak; soykırım ve işgal suçunu onaylamaktır.
Bir başka suç ise Türklük adına işlenmiş, işlenmekte olan suçlara çocukların alet edilmesidir; bu da çocuk istismarı suçudur.
Sonuç olarak: Tarihi değiştirmeye gücümüz yetmiyor olabilir ama bu tarih ile bir ortaklığımızın olmadığını kendi yöntemlerimizle, imkanlarımızla ilan edebiliriz.
Kürtleri ve ezilen, sömürülen toplulukları soykırım tarihinin ortağı yapmaya çalışan DEM PARTİ, TKP, SOL PARTİ, TİP benzeri örgütlere rağmen bunu yapabiliriz.
