…Şu an “sosyalistim”, “komünistim”, “demokratım”, “insan haklarından ve özgürlükten yanayım” diyen sözümona nice aydınımız, özünde ırkçı ve milliyetçiyse, bunu yüz yıldır Kemalizmin çöplüğünde beslendiklerine borçludurlar. Bir de “büyük” şair Nazım’a…
“Savaşçı ve faşist” ruhlu millete ve devlete sahip çıktılar;
Nazım gibi. Ülkeye şiirleriyle, edebiyata getirdiği kadarını da bu yolla götürmüştür…
Ülke edebiyatçıları, aydınların, solcuları, tiyatrocuları bayılırlar mesela şu dizelere:
“Dörtnala gelip Uzak Asya’dan
Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket
bizim!”
diye bolca üflemeye, mastürbasyonla tatmin olmaya bayılırlar …
Oysa düşünmezler ki o memleket binlerce yıldır bu topraklarda yaşayan Ermeni’nindir, Kürt’ündür, Rum’undur, Süryani’nindir, Laz’ın, Çerkes’in, Gürcü’nün, Arap’ın, Nasturi’nin, Êzidî’nin ve de Türk’ündür…
Bu memleket, bir orman gibi yaşayan herkesindir…
Gel de anlat bunu, “en aydın benim” diye ortalığa düşüp kasım kasım kasılan iki ayaklı dingillere!
Mahmut Uzun