Sevmek Zamanı'nda iki ana karakter Halil ve Meral'in aşk hikayesi anlatılyor.
Film, Halil karakterinin bir fotoğrafa bakıp iç geçirmesiyle başlıyor. Ben başta bu evi onun evi sandım ama Meral karakteri eve gelince meseleyi idrak edebildim. Onun evine giren birine böyle sevecen davranışı da naifliğiyle alakalı muhtemelen.
Duvardaki fotoğrafa sürekli resim diyorlar. Fotoğrafa resim deme geleneği buradan başlamış olabilir.
Meral ile Halil fotoğraf üzerine tartışıyorlar. Burada sanat felsefesinde gördüğümüz iki zıt görüş karşı karşıya geliyor aslında: taklit olarak sanat ve yaratım olarak sanat.
Halil, "Bu sen değilsin, resmin. Ben sana değil resmine aşığım." deyince bu tavrı sapıkça bulmakla beraber Picasso'nun "Bu balık değil bir resimdir." anısı kafamda canlandı.
Meral ise bu fotoğrafın imge, kendisinin olgu olduğunu savunuyor. Ancak görüyoruz ki fotoğraf ile kendi sureti arasında biraz fark var. Mesela, bir fotoğraf çekilirsin ve bunu çok beğenirsin; her yerde profil fotoğrafı yaparsın. Sonra yıllar geçer ama daha iyi bir fotoğrafın olmamıştır. Fotoğrafta 21 yaşındayken şu an 24 yaşındasındır. Değişmişsindir fakat yine de fotoğraftaki sensindir. Bu durum da bunun gibi biraz.
Meral'in Halil'e karşı aşkı bundan sonra başlıyor. Halil başta onu önemsemiyor ancak yoldaşı Derviş Mustafa, "Bizi sevenleri üzmeye hakkımız yok" deyince bu tavrından vaz geçmeye başlıyor. Bu arada Mustafa, Halil fotoğrafı süzüp iç geçirdiğinde uduyla hep aynı besteyi çalıyor.
Sonrasında Adalar'dan İstanbul'a gidiliyor. Bu aşamada Eminönü ve Suriçi'nden görüntüler görüyoruz. Türkçe arı duru konuşuluyor ancak kesinlikle mekanik değil. Müziklerin yanında oyunculuklar da oldukça iyi.
Bir keresinde Maslak'a atış yapmaya gidiyorlar. Şimdilerde plaza cenneti olan Maslak o zamanlar köyden hallice.
Meral'in bir sevgilisi olduğunu öğreniyoruz. Adı Başar. Başar ile Halil birkaç kez karşı karşıya geliyor. Meral, Başar'ı terk ediyor ancak Başar bunu kendine yediremiyor. Meral'in Başar'ın arabasından ayakkabıları olmadan inmesi ve karın üzerinde yalın ayak yürümesi de dikkat çekici.
Halil ile Meral evliliğe karar verdiğinde Meral'in babası Halil'e ekonomik gerçekliği hatırlatıyor.
Sonunda gazeteye de konu olan bir evlilik gerçekleşeyazıyor Meral ile Başar arasında ancak Meral kaçıp Halil'in yanına geliyor. Sonunda ise Başar, her ikisini de vuruyor.
Platon'un mağara alegorisini de anlattığı düşünülen muhteşem bir Metin Erksan filmi.