Türkiye'de yaşamak, hayata tutunmak zor. Türkiye'de kadın olmak daha zor. Kadınlar sırf kadın oldukları için aşağılanıyor, dövülüyor, tacize ve tecavüze maruz kalıyor hatta öldürülüyor.
Seneye bu hükümet yola aynen devam ederse geçmişte yapmayı deneyip başaramadığı iki şeyi tekrar gündeme getirecek. Bunlar da büyük olasılıkla gericilik faaliyetlerine eklenecek.
Bunlardan biri, on yedi yaşın altında evliliğe zorlanan çocuklarla nikah peyda edenlerin affedilmesi. Böylece sabi sübyana göz dikenlerin de önü açılmış olacak.
Diğeriyse tecavüz failinin mağdur kadınla evlenince ceza almaması. Bununla ne amaçlandığı da az çok bellidir.
Bu kifayetsiz muhterislerle aynı tas aynı hamam devam edilirse emek süreçleri de bayağı çıkmaza girecek. Üç şeyin olacağından eminim. Bunlar kıdem tazminatının kaldırılması, grev yasağı ve mezarda emeklilik.
Ortaya çıkacak sorunları patronlara verilen hakimiyet alanın genişletilmesi, sarı sendikalarla özellikle asgari ücret görüşmelerinde kendi çalıp kendi oynayan bir iktidar ve örgütlenemeyen emekçiler diye sıralayabiliriz.
Tüm bunların dayandığı iki ilkeyse emeği önemsizleştirmek ve örgütlenmeyi önlemektir. Uzun çalışma süreleri, emeğinin karşılığını alamama ve mobbing gibi aklınıza gelen birçok problem bu ikisinden kaynaklı.