Ne zamadır kafamda döndürüp durduğum düşünceleri yazıya dökmek istiyorum. Bu yaz in actu satış müdürlüğü yaptım. Fiyatlar ve politikaları belli ölçüde düzenledim. Otelde benden önce yanlış giden veya aksayan operasyonları da düzeltme gayretini gösterdim. En azından başıboş bırakılan satışa bir şekil verdiğim kanaatindeyim. Genel müdürün de desteğiyle otele iyi paralar kazandırdım. KDV güncellemesi gibi türlü badireleri de az hasarla atlattık.
Tüm bunlara karşın yaz ortasında başka bir otele gitme arzusundaydım. Çünkü satış stratejisi düşünmek, tek başına çalıştığım göz önünde bulundurulduğunda beni yoruyordu. İşten sonra hiçbir yere gidemiyordum. Eve gider gitmez de uyuyordum. Üstüne üstlük karar verdiğim taktiğin kabul göreceği, kabul edilse bile başarılı olacağı muammaydı. Sadece rezervasyonlarla ilgileneceğim bir yer arıyordum fakat başarılı olamadım. Bir kere, rezervasyondan çok satışla uğraşmak zorunda kalmıştım. Rezervasyonda da ustalaştığımı düşünüyordum ama başvurduğum yerler benimle aynı fikirde değildi. Sonunda satınalma ve kat hizmetleri müdürlerinin telkinleriyle olduğum tesiste kaldım.
Yazın ortasında maaş zammı belli değilken ve henüz bir yılım dolmamışken birim amiri olmayı kendime çok gördüm. Belki departman içinde biraz daha serbest hareket imkanı sağlanabilir görüşündeydim. Neyse ki eylül ayının sonunda birini buldular ama ölü sezon başladığı için sitem ettim. Aradan geçen üç ayda tam anlamıyla bir ekip olduğumuzu düşünmüyorum. Ayağıma kadar gelen bu fırsatı teptiğim için bir miktar pişman oldum. Kestirip atmamak, derinlemesine düşünmek gerekiyormuş. Her şeyin hayırlısı.