Show newer

Bazı mekanların bazı kişiler veya gruplar için önemi vardır. Önemden kasıt, maddi bir faydaya dayanan ekonomi döngüsü değil, manevi olarak ayrı bir boyut kazanmaktır.

Mecidiyeköy'deki Ali Sami Yen Stadı, benim ve başta Galatasaraylılar olmak üzere birçok futbolsever için unutulmazların yaşandığı bir yerdi; adeta mabetti. 2011'de burayı çeşitli bahaneler sunarak iç ettikleri yetmezmiş gibi, inşaatında on işçinin asansörden düşerek ölümüne göz yumdular. Şimdi burada mukim olan Torun Center'ın zemininde işçilerin naaşı ve Galatasaraylıların hayalleriyle gözyaşları bulunmaktadır.

Devlet Tiyatroları, son yıllarda ciddi bir kalite düşüşü yaşadı. Bu herkesçe malum ama bir yıkık bir hafıza mekanında yer alacak kadar düşeceğini kim tahmin edebilirdi? Güzel oyunların azlığından şikayet etmeyi bırakalım. Tayyip Erdoğan'ın bir inat uğruna yıktırıp eskisinin birebir aynısını yaptırdığı AKM, Üsküdar Tekel, Asmalımescit'teki Garibaldi, Zeytinburnu, Fatih Belediyesi Kültür Merkezi ve Küçükçekmece Cennet Kültür ve Sanat Merkezi dışında etkin bir sahne yok.

İstanbul'da özel tiyatroların gün geçtikçe azalması ve ekonomik darboğazdan dolayı pahalanması yanında Moda Sahnesi gibi türlü sıkıntılarla boğuşmasını tiyatro sanatının son demlerinin habercisi olarak görmek istemiyorum. Şimdilik İstanbul için en iyi tercih Şehir Tiyatroları olabilir.

En uyumlu çift değil. En mükemmel de değil. Hatta tam olarak bir çift oldukları tartışmalı. Tabutta Rövaşata'nın iki ana karakteri kleptoman ve usta hırsız Mahsun Süpertitiz ile adı sanı bilinmeyen, evsiz, eroinman kadın arasındaki ilişki olamamışlıkların ilişkisidir.

Mahsun'u bu kötü huyunda vazgeçirmek için herkes seferber olur. Reis, ona sahip çıkar. Adeta babası olur. Kahvenin sahibiyle konuşur, anlaşır. Mahsun, tuvaletçi olur ama bu alışkanlığını bırakmaz. İran Cumhurbaşkanı'nın o dönemdeki cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e hediye ettiği ve Rumeli Hisarı'na yerleştirilen elli tavuskuşundan birer birer çalar. Son girişiminde bekçiye yakalanması sonrasında yapılan haber aşırı derecede komiktir.

Filmde arka planda polisler ve mehter marşı yer yer beliriyor. Çıkma ekmek, alkol ve uyuşturucu ile fakir olmaktan çok, düşkünlerin hikayesi anlatılır filmde. Filmin en acıklı kısmını bir kenara bırakalım. Bana göre en acıklı ayrıntı eroinman rolünü oynayan Ayşen Aydemir'in film çekildikten üç yıl sonra yani 1999'da, henüz 35 yaşındayken kolon kanseri nedeniyle vefat etmesidir.

Türkiye'deki ilk koronavirüs vakasının resmi olarak açıklanmasının ikinci yıldönümü bugün.

Fahrettin Koca, bu meşum açıklamayı yaptıktan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Kendi adıma konuşacak olursam, 2020 ve 2021 hayatımın en kötü iki yılı oldu. 2020'ye kadar gayet neşeli, her şeyin iyi tarafını görebilen bir insandım ancak artık ne neşeliyim ne de iyimser bir yanım kaldı. Benden çok şeyler götüren olgu, yalnızca pandemi değil. Pandemi sürecinde yaşanan diğer olaylar da psikolojimi olumsuz yönde etkiledi. Kimileri onulmaz yaralar açtı.

Bir daha böyle bir kriz yaşamak istemem. Şayet yaşamak zorundaysam, krizi bu kişilerin yönetmesini istemem. Durum gayet net.

Bu gece oynanan Barcelona maçı, Galatasaray'ın kaybedeceği olasılığının genelgeçerlik kazandığı bir maçtı. Fakat hem Barcelona'nın perişan hali hem de Inaki Peña'nın muhteşem mücadelesi golsüz beraberliği sağladı. İçeride de böyle oynamamız durumunda turu geçmemiz işten bile değil. Ligdeki kötü gidişat bir kenarda dursun. Gerçek Galatasaray budur.

Bir futbol takımının en iyi oyuncuları bünyesinde toplaması yetmez. Futbol, ayak ve taktik oyunu olduğu kadar hırs ve yürek oyunudur. Milyon eurolar saçarak oluşturulan taraftarsız kulüplerin ne derece başarıya ulaştığı görülebilir.

Paris Saint-Germain, Manchester City, RB Leipzig ve Başakşehir tarihin tozlu sayfalarında yerini alana kadar tarihte belli bir yeri olan köklü kulüplere karşı kaybetmeye devam edecek. Bu, sadece maç veya kupa kaybı değildir. Daha büyük bir olgudur.

Yıktılar kalamızı
Sürdüler balamızı
Daha can boğazdayken
Çektiler salamızı

Ah Kerkük yüz ah Kerkük
Her zaman yüz ak Kerkük
Ölseydim düşmeseydim
Men sennen uzak Kerkük

Elinde yad elinde
Öt bülbül yad elinde
Bir diyar mezar olsun
Kalmasın yad elinde

Can Kerkük canan Kerkük
Her söze kanan Kerkük
Kalıptı yardan uzak
Mum kimin yanan Kerkük

Ne zamandır aklımda olan bir konuya değinmem gerek. 2014'ten beri devam eden Yemen'deki savaşta çocuklar bir kaza kurşununun kurbanı olmazsa, açlıktan ölüyorlar. Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Suudi Arabistan gibi ülkeler aldıkları silahları ilk olarak Yemen üzerinde deniyor. Muhtemelen taraflar bile neden savaştıklarını unutmuş durumdalar.
Hatırladıkça içimi burkan bir insanlık dramıdır bu.

İBB Şehir Tiyatroları yeni ücret tarifesine geçmiş. 30 lira böyle berbat bir ekonomide çok değil ama neden böyle kademeli yaptıklarını anlayamadım.

Ayrıca fiyat, malın veya metanın ederine denir. Bir hizmet satın alınıyorsa ücretten bahsedilebilir ancak. Biletin kağıdına değer biçilmediğine göre bilet ücreti denmesi daha yerinde olur.

"Tayyip Erdoğan'ın Daha Adil Bir Dünya Mümkün kitabından daha absürt bir eser verilemez" diye düşünüyordum ama bu sabah karşılaştığım manzara bu kabulümü yerle bir etti.

Kumru, güvercingiller familyasından bir kuş cinsidir. Bugün bu kuşa Almanca die Türkentaube yani Türk güvercini dendiğini öğrendim. Vikipedi'den baktığım kadarıyla Avrupa dillerinde de benzer isimler verilmiş. Fransızca la tourterelle turque, İspanyolca la tórtola turca, Portekizce rola-turca, İsveççe turkduva, Danca tyrkerdue, Fince turkinkyyhky ve Felemekçe Turkse tortel denmekteymiş.

1 Mart diyince çoğu insanın aklına kışın bitmesi ve baharın başlayacağı ayın ilk günü geliyordur. Ancak benim aklıma 1 Mart tezkeresi geliyor. Adını bugünden alan tezkere, 25 Şubat 2003'te oylanmıştır. ABD'nin Irak'ı işgali sürecinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kullanılıp kullanılmayacağını soruyordu. Genel kuruldaki oylamaya 533 milletvekili katıldı. 250 ret, 264 kabul ve 19 çekimser oy çıktı. Salt çoğunluk olan 267 bulunamadığı için tezkere düştü. Aslında AKP'nin sandalye sayısı tezkereyi geçirmeye çok rahat yetiyordu. Bu da, yüze yakın AKP'linin ret veya çekimser oyu verdiğini gösteriyor. Tezkerede hayır çıkmasını sağlayıp bizi, aslı yalanlara dayanan Irak'ın işgalinin bir parçası yapmayan herkesi yürekten kutluyorum.

İşgalci Rusya özelinde bir parafgraflık metin yazılabilirdi bu fotoğraf için. Fakat fotoğrafın kendisi de çok şey anlattığı için yazılması ihtimal dahilinde olan her şeyi bir kenara bırakıp paylaşmak istedim bunu.

Erkekler Voleybol Ligi'nde lider Halkbank durdurulamıyor. 21 maçta 21 galibiyet aldılar. Bu haftaki Bankalar Derbisi'nde son şampiyon Ziraat Bankkart'ı da 3-1 ile geçtiler. 60 puanla ligin zirvesindeki ekip, yalnızca dört puan kaybetti. Böylece ardından gelen takımlara 12 puan fark atmış oldu.

Bundan önceki puan ve set kayıpları ise şöyle:
🏐 Ligin ilk haftasında Spor Toto'ya karşı bir set kaybettiler.
🏐 İkinci hafta Cizre Belediyespor'u 3-1 yendiler.
🏐 Dördüncü hafta Tokat Belediye Plevnespor'a karşı aynı skorla kazandılar.
🏐 İlk puan kaybını Solhanspor'a karşı yaşadılar. 3-2 biten maçta iki puanın sahibi oldular.
🏐 Altıncı hafta aynı skoru Altekma'ya karşı aldılar.
🏐 Bursa Büyükşehir Belediyespor'a karşı 3-1'lik bir galibiyet aldılar.
🏐 On birinci hafta Sorgun Belediyespor'u aynı skorla geçtiler.
🏐 Sonraki hafta Arkas'ı 3-2 yenip iki puana razı oldular.
🏐 On dördüncü haftada yine Spor Toto'ya karşı 3-1 kazandılar.
🏐 Son puan kaybını ise Altekma'ya karşı yaşadılar.

Çarpıcı ve etkileyici. İmamoğlu İBB'si bu alanlarda oldukça iyi olduğunu geçen iki buçuk yıllık süre zarfında gösterdi.

Show older
Qoto Mastodon

QOTO: Question Others to Teach Ourselves
An inclusive, Academic Freedom, instance
All cultures welcome.
Hate speech and harassment strictly forbidden.