Seçim sonuçlarından dolayı ziyadesiyle üzgünüm. Hayal kırıklığına uğradığımı söyleyebilirim. Ancak dikkat çekmek istediğim husus, her şeyin burada bitmediğidir. Kaybetmiş gibi görünebiliriz ama karşı taraf da kazanmadı; bu seçimin kazananı yok. Nazi döneminde bile görülmemiş bir propaganda döneminin ardından dahi halkın yarısı Tayyip Erdoğan'ı ve bu ucube sistemi istemiyor. Artık ispatlandı ki biz halkın yarısıyız; hatta yarısından da fazlayız. Sokakta gördüğünüz her iki kişiden biri biziz.
Önümüzdeki dönemde, daha önce işe yaramadığı defalarca gözler önüne serilmiş politikalar yeniden denenecek. Bu da Türkiye'yi daha zor günlerin beklediği anlamına geliyor. Zaten bunun üstesinden gelebileceklerini düşünmüyorum. Tayyip Erdoğan, tam da bu yüzden Hizbullah ve bilumum irili ufaklı partiyi yanına aldı. Devlet olmaktan çıkıp bir anonim şirket kimliğine bürünen Türkiye'nin yöneticisi (yani CEO'su) hasarı kaldıramayacaktır. Kadınlar, emekçiler ve Kürtler için her geçen gün bir öncekinden daha berbat olacaktır ama bunun kesinlikle beş yıl sürmeyeceğini biliyorum.
Kemal Kılıçdaroğlu'na ve ilkelerine inandım. Bilerek ve isteyerek oy verdim. Birçokları benimle aynı asgari müşterekte buluştu: Erdoğan'ı göndermek ve bu kirli düzene son vermek. Hangi siyasi görüşten, bölgeden veya etnik kökenden olursa olsun, benimle aynı ideali paylaşıp iradesini sandığa yansıtan herkese şükranlarımı sunuyorum. Kılıçdaroğlu olmasa bu seçim dönemi böyle şenlikli olmayacaktı. Ben kendisinden razıyım. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş başkanların da başımın üzerinde yeri var. 2019'da kazandılar ki bugünlere geldik.
Ne yaptıysak Türkiye ve demokrasi için yaptık. Sadece insanca yaşamak istedik. Falanca kişiyi makam sahibi yapmaya veya yalnız kendimizi kurtarmaya uğraşmadık. Unutmamak gerekir ki seçimde istediğimiz sonucu alamadığımızda değil onlara benzediğimizde kaybederiz. Tayyip Erdoğan, halihazırda CHP başta olmak üzere muhalefeti dizayn etmek isteyecektir. Fakat buna müsaade edilmemeli. Yeni dönemde bize yeni bir muhalefet lideri lazım. Burada CHP'ye çok iş düşüyor. Gölge hükümet kurulmalı. Erdoğan'ın üzerinde tüm gücümüzle baskı kurmalıyız. Her fırsatta halkın yarısı olduğumuzu hatırlatmalıyız. Kendisinin ve rejiminin meşru olmadığını vurgulamalıyız. Bu aşamada vazgeçmek büyük hata olur. Bir kere daha söylüyorum: Bu dönem beş yıl sürmeyecek.
Kapitalizm çalış-harca-biriktir döngüsüyle ilerliyor. Bu döngünün bir çarkı bozulduğunda krizler meydana geliyor. Sözgelimi para birikmeyince halinden memnun kitle huysuzlanmaya başlıyor. Döngü çalış-çalış-biriktir veya çalış-harca-harca halini alıyor. İnsanlar çelişkileri sorgulamaya başlıyor. Bu yüzden yeni bir göz boyama işine girişmek gerekiyor. Kriz onarılmıyor, üstü örtülüyor ve halka satılıyor.
Küfür, iftira, yalan... İktidar yanlılıarı yeni bir şeyler deniyor. Sosyal medyada oyuna gelmemek için yapabileceğiniz şeyler var.
1️⃣ Ekran görüntüsü almayın veya alıntılamayın. Yanıt da vermeyin. Şayet bunları yapıp paylaşımın yayılmasına neden olan biri varsa uyarın.
2️⃣ Paylaşımı yapan hesabı sessize alın, engelleyin ve hedef göstermekten şikayet edin. Gerekirse sosyal medya platformunun Türkiye organizasyonuna mail atın.
3️⃣ Bunun seçim sonucunu etkilemeye yönelik hükümet destekli bir operasyon olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Anlık tepkiyle iş yapmayın ve 14 Mayıs'ta bunları gönderecek olana oy verin.
Bugün kamu işçilerinin zam oranı açıklandı. Buna göre en düşük kamu işçisi maaşı 15000 lira oldu. Ben bunu sendikalı olmanın bir getirisi olarak yorumladım. Çok bilinmese de toplu iş sözleşmesi (kısaca TİS, İngilizce collective bargaining agrement; CBA), NBA oyuncularının sendikası (NBPA) ile yönetim arasında da imzalanır. Böylece çalışma şartlarını işçi lehine düzenlemiş olurlar.
AKP'nin bana vadedebileceği bir şey yok. Bu seçim emekçilerin seçimi olacak, hazıryiyiciler kaybedecek. Son haftaya kadar kafam karışıktı; İstanbul İkinci Bölge'de İYİ Parti'nin üçüncü milletvekilini çıkarma olasılığı vardı. Ancak şu an her şey çok berrak. CHP bir milletvekili fazla çıkarsın diye oy vereceğim. Mesela onuncu sırada da "Gezi imamı" olarak tanınan Fuat Yıldırım var.
Saat bu saat oldu hâlâ uyumadım, uyuyamadım. Son bir hafta kışkırtmanın boyutu değişecektir. Korkup sinmek yok. Burası bizim ülkemiz. Kimseye de sığınmayacağız. Ben bir şeylerin değişeceğine öyle inandım ki ikinci turun ne zaman yapılacağını bilmiyorum, bakmadım daha önce. Bu kötücül ruhların iktidarında gençliğimiz gidiyor. Dahasını kaldıramam.
Film izlediğimden gündemden uzak kalmıştım. Henüz bakabildim. Bugün yapılan provokasyonun haddi hesabı yok. Ekrem İmamoğlu'na ve bu saldırıya uğrayanlara geçmiş olsun. Saldırıyı övene, teşvik edene, göz yumana da yazıklar olsun.
14 Mayıs'tan sonra Tayyip Erdoğan ve avanesi için rahat bir emeklilik planı yazılıp çiziliyor. Fakat hayır! Hepsi teker teker yargılanmadan ölmesinler.
Bugün Yugoslavya'yı son kez barış içinde bir arada tutan Josip Broz Tito'nun doğum günü. Ondan sonra Balkanlar hiçbir zaman eskisi gibi olmadı. Kan, gözyaşı ve parçalanmanın anavatanı haline geldi. O, ülkesini hiçbir süpergücün güdümüne sokmamayı başardığı gibi cenazesindeki kalabalıktan anlaşıldığı kadarıyla tüm dünyanın saygı duyduğu bir lider haline gelmişti.
Kemal Kılıçdaroğlu, en düşük memur maaşının asgari ücretin iki buçuk katı olacağını söylüyor. Böylece ortadirek olarak adlandırdığı sınıfı yeniden ihya edecekmiş.
Vikipedi'ye göre bu kavram ilk kez Turgut Özal tarafından kullanılmış. Ekonomi ve siyasetin önemli bir aktörü olarak görülen ortadirek; memur, emekli, çiftçi ve esnafları kapsıyormuş.
Seçim günü yaklaştıkça vaatler saçmalaşıyor. Emekliye, memura, çiftçiye, esnafa ve girişimci dedikleri patronlara verecekleri bir şeyler var. İşçi için ise hiçbir şey yok.
Müze Gazhane'ye bugün ilk kez gitme imkanım oldu. İBB, burayı çok güzel yapmış. Bir kültür-sanat yerleşkesi haline getirmiş.
19 Nisan'da izleyeceğim Godot Geldi adlı oyun iptal olunca, onun bilet hakkını Lefkoşa Belediyesi tarafından sahneye konan Paraya Hayır oyunu için kullandım. Oyundan önce biraz gezdim ve çok beğendim. Marmaray ve metrobüs vasıtasıyla da ulaşım kolay. Söğütlüçeşme durağında inip biraz yürümek gerekiyor.
Yıllardır hiç umursanmayan Kurbağalıdere temizlenmiş. Burası da bu hale gelmiş. Tüm kısıtlamalara rağmen bunları başaranlar Türkiye'de neler yapabilir? 14 Mayıs'ta oy kullanırken göz önünde bulundırmak gerek.
Oyunun sahnelendiği Sevda Şener Sahnesi yaklaşık iki yüz koltuklu adeta bir Broadway sahnesiydi. Ses yalıtımı yönünden biraz sorunluydu. Kadıköy seyircisi nerede ne yapacağını çok iyi biliyordu.
Oyun didaktik ve eğlenceliydi. Oyuncularda Kıbrıs ağzı yoktu. Oyunculuklar kaliteliydi. Aylardır devreden lotoyu tutturan Richard, durumu annesi, eşi ve dostu Etienne'e açar. Ancak parayı almamakta kararlıdır çünkü mutludur bir kere.
Parayı duyunca hepsinin tavrı değişti; şekilden şekile girdiler. Türlü planlar yaptılar ve sonunda loto kağıdını ele geçirmeyi başardılar. Beni asıl düşündüren bu açgözlülükten ziyade, şans oyunları oldu. Bir insan sürekli aynı rakamlara oynarsa bir gün kazanacaktır. Sistemin fakirlere bir tuzağı mı acaba?
Oyun bittikten sonra yağmurun yağmış olduğunu gördük. 21.00'de başlayan Moğollar konseri vardı. Onun iki şarkısına eşlik ettkten sonra mekandan ayrıldım. Gerçekten bir akşamdan alabileceğim en yüksek verimi aldım. Telefonumun şarjı da o ara tükendi.
🇸🇪 Mereyusblog
Romersk medborgare från Miklagård.
På Mastodon sedan 23.X.2021
Bara postar oviktiga tankar.
Allmän egendom (PD). Inga begränsningar.
Jag tjänar ingen inkomst av det jag lägger upp här.
🇬🇧 Mereyü's blog
Roman citizen from İstanbul.
On Mastodon since 23.X.2021.
Just posting unimportant things.
Everything I publish is Public Domain (PD).
I don't earn any income here.
🇹🇷 Mereyü'nün blogu
Civis romanus sum.
23.X.2021'den beri Mastodon'da.
Önemsiz şeyler üzerine.
Paylaştığım her şey kamu malıdır (PD).
Buradan herhangi bir gelir elde etmemekteyim.