AŞK HUDUT TANlMlYOR ! DERSİM ' DE BİR ERMENİ ÇİÇEĞİ NlVART . ERMENİ DERESİNDE ÜÇ KADlN Dersim ' li sanatçı Delil Xıdır ' ın babası Musa ' nın , sevdiği ama kavuşamadığı Ermeni kızı Nıvart ' ın hikayesini , yeni yayınladığı şarkıda anlatıyor . Nıvart 1915 Ermeni Soykırımından sağ kalmayı başarmış ancak 1938 Dersim Katliamında , Musa ' nın dayı kızları ile birlikte katledilmişler . Dersim ' li sanatçı Delil Xıdır , genç bir Ermeni kadının hikayesini anlattığı " Nıvart " şarkısını yayınladı . Sanatçı Delil Xıdır ile yapılan mülakatında şunları dile getirmiştir . Dersim Hozat İlçesinin Kızılmezra köyünde 1955 yılında doğmuşum . Köyümüz 1938 ' de devletin kolluk kuvvetleri tarafından basılmış , toplu katliamlar sonucu 165 kişi öldürülmüştür . Sadece 5 kişi sağ olarak kurtulabilmiştir . Babam bu katliamdan yaralı olarak kurtulmuş , eşini ve iki çocuğunu yitirmiş . Annem ise Ovacık doğumlu , Dersim Katliamında 16 yaşında ve 6 aylık hamileymiş . Annem , ormana kaçıp kurtulabilmiş ancak düşük yapıp çocuğunu kaybetmiş Dedem , annemi perişan halde bulup eve getirmiş . Çocuğunu kaybetmiş bir anne , eşini ve iki çocuğunu yitirmiş babamla 1938 yılında evlenmişler . Yani yaralı bir babadan ve yüreği yanmış bir anadan ben doğmuşum . Bu coğrafyada yaşayan herkes gibi , bizim hayatımızda katliamların , sürgünlerin , yarım kalmış sevdaların gölgesinde geçmiştir . Daha önce Ermenilerin yaşadığı acılar , sürgünler , tehcirler yarım kalan aşklar , gizemli sevdalar da bu toprakların hafızalarında kalmıştır . Benim yaşamın da kuzuların ardından koşarak geçmiştir . Köyden 12 yaşında ayrılıp Elazığ ' a taşındık daha sonra yurtdışına çıktım şu anda 44 yıldan beri Avusturya ' da yaşıyorum . Sanatçıyım , bu coğrafyanın şarkılarını çalmaya çalışıyorum . Delil Xıdır , babasının Ermeni kızı Nıvart halkına babasından duyduklarını şöyle anlatıyor ben 70 yaşına geldim , babam 60 yıl önce bunları bana anlatmıştı . Babamın sevdalandığı kızın babası Melkon , biz ona " Miko " amca deriz . Miko amcanın bir de Garo isminde kardeşi vardı . Torut köyünde yaşıyorlarmış , 1915 Ermeni Soykırımınıda Miko amcanın üç çocuğunu götürmüşler ve onlardan bir daha haber alınamamış . Miko amca sonradan Torut köyünden taşınıp bizim köye yerleşmişler , evleri bizim evin karşısında bulunuyordu . Gel zaman git zaman babam Musa , kızları Nıvart ' a aşık olmuş . Babamın dayısı ağa imiş , Mehmet ağa derlermiş . Bir gün Mehmet ağa köyümüze gelir ve Miko amcalara misafir misafir olurlar . Mehmet ağa ' nın korumalarından biri ileri geri konuşur " Ermeni katliamlarında bende oradaydım , şunları yaptım , bunları yaptım " diyerek böbürleniyormuş . Yemekler yenmiş , çaylar açılmış sıra babama , Nıvart ' ı istemeye gelmiş . Mehmet ağa " Miko , bizim yeğen senin kız Nıvart ' a aşık , kızını ver de akraba olalım " der . Miko amca yanındaki adamı göstererek " sabahtan beri bu adam bize hakaret ediyor " diyince Mehmet ağa , hırsını alamayıp yanındaki adamın ağzına bir yumruk vuruyor Meğerse babamın dayısının yanındaki adam 1915 Soykırımına katılan milislerden birisiymiş . Böylece Miko amca vermemiş Nıvart ' ı babama , aradan birkaç ay sonrada bizim köyden başka bir köye göçerler Aradan yıllar geçmesine rağmen Nivart hala evlenmemiştir . Tesadüf olacak ki kader bir kez daha Miko amca ile Mehmet ağa ' yı tekrar buluşturur . Mehmet ağa , Miko amca ve karısı Hozat ' ta Roşe denilen yerde katledildiler . Miko amcanın kızı Nıvart ve Mehmet ağa ' nın kızları Gülizar ve Fecire esir alınırlar Mehmet ağanın ablası nenem , jandarmaların önünü keserek " yeğenlerimi serbest bırakın " diye yalvarır jandarmalar kızların kim olduklarını iyi bildiklerinden olacak ki " hayır bu Miko ' nun kızıdır , Ermeni dir diğer kızlar da bize baş kaldıran Mehmet ağa ' nın kızları dır " diyerek geri vermezler . Kızlar , iki gün ağır işkenceden geçirildikten sonra , köyümüzün hemen yanında " Ermeni Deresi " vardı oraya götürüp üçünü de katletmişer . Ermeni Deresi , Ermenileri orada katledilmesinden dolayı o isim verilmiş . Biz çocuktuk sürüyü otlatırken ağaçlardan sarkan saç telleri görürdük , gidip dallardan çekerdik , büyüklerimiz günahtır etmeyin derlerdi saçları elimizden alıp oradaki bir taşın altına koyarlardı . Meğerse o 3 kız burada katledilmiş , köylüler getirtip o taşın altına gömmüşler . Babam her " Ermeni Deresi ' neden geçtiğimizde bir yeri sürekli öperdi . Orada Miko amcanın kızı Nıvart , babamın dayısı Mehmet ağa ' nın kızları Gülizar ile Felice gömülü imiş , yıllarca sonra anlattı babam bizlere yıl 1979 yılında . Agos Gazetesi
Ermeni soykırımı, Rum mübadelesi, 1934 Trakya Yahudi soykırımı, 1942 varlık vergisi ile Ermeniler, Rumlar ve Yahudilerin canları, malları, yurtları talan edildi, kıyımdan geçirildi. Türk burjuva sermayesi de bu halkların kanı ve malı üzerine kuruludur. 6-7 Eylül pogromu da Türk burjuvazisinin bu topraklarda kalan az sayıda Rum halkının mallarına el koyma ve göçe zorlama planı olarak devlet tarafından örgütlendi.
6-7 Eylül pogromu bu coğrafyada halklarımızın adalet mücadelesinde hala kapanmayan bir yüzleşme ve hesaplaşma konusu olarak duruyor. Toplumsal barış, 6-7 Eylül pogromu dahil tüm katliamlarla yüzleşmeden gerçekleşemez. Tüm ulusların, inançların eşit ve özgür bir yaşamı kurmaları için hesaplaşma ve yüzleşme kaçınılmazdır.
6-7 Eylül pogromunun hesabını sormak için, yeni 6-7 Eylüllere izin vermemek için faşist tekçi zihniyete karşı örgütlenelim, yüzleşme ve hesaplaşma mücadelesini büyütelim.