Show newer

Nüfus parabolik artarken emek yükünün bölümü nüfus artışına göre düzenlenmiyor. Ben emek bölüşümünün nüfusa göre yapılmasını öneriyorum. Buna da "Emeğin Malthusçu bölüşümü kuramı" adını veriyorum.

Örneğin bir ülkenin nüfusu on milyondur ve emek yükü herkesin haftada beş gün, günde sekiz saat çalışmasını gerektirmektedir. Nüfus belli bir zaman sonra on iki milyona çıktığında insanlar ya bir gün az ya da her gün bir buçuk saat eksik çalışacaktır. Böylece beşte biri oranında artan nüfus da işsizlik patlaması yaratmamış olacaktır.

Mesai saatlerindeki emekçi lehine iyileştirmeler hep kârlılık ve verimlilik üzerine kuruluyor. Halbuki sadece toplum düzeninin korunması açısından bile çalışma saatlerinin azaltılması gerekiyor.

KYK borcumu ödemek için hazırladığım aylık şemayı sürekli değiştiriyorum. Bir türlü plana sadık kalamıyorum. Fakat tefe geri gelmeden bitirmem lazım. Çok büyük bir aksilik olmazsa en geç bu yıl sonu bitiririm.

Son zamanlarda karbonhidrat ağırlıklı beslenmekten ihtiyacım olan vitamini almada sıkıntı yaşıyorum sanki. Vitaminsizlikten Fahrettin Altun'a döndüm. Biraz güneşe çıkıp meyve suyu içsem fena olmaz.

29 Ocak 2023'te aldığım bilgisayar, kahve makinesi ve saate sonraki aylarda kulaklık ve bir saat daha eklemiştim. Bugün itibariye borcumu kapattım.🎉

Dünyanın en iğrenç hissi insanın asla sevilmeyecek olduğunu anladığı anda yaşadığı ürpertidir.

Canlara sahip çıkmak lazım. Hiçbir canlı meta olamaz. Bu yüzden aktrol sahiplenmeyi düşünüyorum. Bu iş için ilk etapta Furkan Bölükbaşı ve Feyza Öznur'u düşünüyorum.

Tayyip Erdoğan'a güvenen yaya bile kalamaz. İyi geceler!

Belli belirsiz aralıklarla yaşanan Mastodon döngüsü:

⬅️ Yeni katılımlar olur
🖥️ Yeni gelenler siteyi çözmeye çalışır
✉️ "Hay Allah, DM yokmuş burada"
🕸️ "Siz burada tek başınıza ne yapıyordunuz"
🔒 Yeniler siteyi esir alır, zaman akışı onlarla dolar
🎈 Buradan sıkılırlar
➡️ Yeni platformlar bulup Mastodon'u terk ederler
🎯 Çok azı burada kalır ve paylaşımlarına devam eder

Hakmar, Yön Radyo'ya reklam vermiş. Akıl sağlığını korumak elde mi?

Şimşek McQueen, bu yıl kamu işçisi, memur ve emekliye enflasyonun üzerinde iyileştirme yapıldığını söylüyor. Enflasyonla mücadele ederek cari açığı azaltacağı ve ülkenin risk primini yükselteceğini belirtiyor. Bu artık kesenin ağzının kapanacağı anlamına mı geliyor? Öyleyse kendilerine bir dörtlükle seslenmek istiyorum:

Sonu yoktur bu virdimin
Dermanı yoktur derdimin
Gerekmez ilaç yardımın
Yeter yakamdan tutmasın

Bence Türkiye'de bedeniyle, cinsiyetiyle, cinsiyet rolleriyle barışık olmayan insan sayısı tahmin edilenin epey üzerinde. Büyük kısmı bunu nefret olarak dışa vuruyor. Nefret cinayetlerinin birinci nedeninin bu olduğunu düşünüyorum.

Bu ülkede transseksüeller yalnızca fuhuş mu yapacak? Hiç trans kasiyer, garson, resepsiyonist göremeyecek miyiz? Keşke insanlar kendileriyle biraz daha barışık olsaydı.

Vergiyi arttırınca vergi gelirlerinin de aynı oranda artacağını düşünmek, başlangıç seviye ekonomi bilgisi. Sanırım geceleri teheccüde kalkıp ECON101 dersinde uyuyakalmışlar. Gerçi burası Türkiye; her şey olur.

Seçimin üzerinden bir buçuk ay geçti ama İstanbul'da hâlâ şu afişlerden var.

Sevelim sevilelim ama birbirimize karşı sevgi yükü olmasın. En kötüsü o.

Sanırım iş görüşmesinde erkeklere pek özel soru sorulmuyor.

Aklıma birkaç dizi projesi geldi. Daha önce Türkiye'de hiç yapılmamış üç senaryo planım var.

1️⃣ Plazada çalışmaya başlayan yeni mezun genç kadın, şirketin CEO'suyla aşk yaşaması
2️⃣ Doğuda töreden ve ağalık düzeninden kaçanların şehirde yüzleştikleri sıkıntılar
3️⃣ Bol gülme efektli sitcom

Show older
Qoto Mastodon

QOTO: Question Others to Teach Ourselves
An inclusive, Academic Freedom, instance
All cultures welcome.
Hate speech and harassment strictly forbidden.