2022 Afrika Uluslar Kupası'nın şampiyonu Mısır'ı penaltılar sonucu 4-2 mağlup eden Senegal oldu. Böylece, tarihinde ilk kez bu kupayı kazanmış oldu.
Konfederasyonları tarafından düzenlenen son turnuvaları kazanan karmalar şöyle:
EURO 2020 🇮🇹 İtalya
UEFA Uluslar Ligi 🇫🇷 Fransa
Copa América 🇦🇷 Arjantin
CONCACAF Gold Cup ve Uluslar Ligi 🇺🇸 Amerika Birleşik Devletleri
AFC Asya Kupası 🇶🇦 Katar
Afrika Uluslar Şampiyonası 🇲🇦 Fas
OFC Uluslar Kupası 🇳🇿 Yeni Zelanda
Altın değerinde bir puan alındı. Bu puanla Galatasaray, puanını 28'e yükseltti ve küme düşme hattı ile arasındaki puanı dörde yükseltmiş oldu.
1️⃣3️⃣ Galatasaray 🟡🔴 28
1️⃣4️⃣ Kasımpaşa 🔵⚪ 27
1️⃣5️⃣ Göztepe 🔴🟡 27
1️⃣6️⃣ Giresunspor 🟢⚪ 26
1️⃣7️⃣ Antalyaspor ⚪🔴 24
1️⃣8️⃣ Rizespor 🟢🔵 22
1️⃣9️⃣ Altay ⚫⚪ 18
2️⃣0️⃣ Yeni Malatyaspor 🟡⚫ 16
Akşamki Antalyaspor-Beşiktaş maçı ve İzmir derbisi, bu hat için hayati önem taşıyor.
Karnı aç olanı doyurmak kolaydır. Bir miktar para veya gıda yardımı yapılır; maaşı gününde yatan bir iş bulunur. Asıl zor olan İBB'den milyon liralık burs, devlet kurumlarından üçer beşer maaş alıp doymayan AKP'lileri doyurmaktır.
Atanamayıp intihar eden, çalıştığı inşaatta iş kazasından ölen öğretmenler bir yanda dursun, en vasıfsız iş için bile araya adam sokmak zorunda kalan üniversiteli işsizler varken bir de pişkin pişkin bu yolsuzlukları savunmaları gerçekten insanı çıldırtıyor.
Isparta'nın Yalvaç ilçesinde günlerdir süren elektrik kesintisiyle bağlantılı olan soğuktan dolayı donarak hayatını kaybettiği düşünülen yetmiş yaşındaki Ramazan Nazlı, arsız AKP'lileri doyuramadığımız için öldü.
NASA'nın ESA, JAXA ve CSA ile ortak yürüttüğü Artemis Programı kapsamında Mars'a ilk kez, Ay'a ise 1972'den sonra tekrar insanlı uçuş planlanıyormuş.
Bu zamana Ay'da yürüyen on iki kişi var. Tamamı Apollo Programı kapsamında uzaya giden NASA astronotu ve erkek.
🌔 Apollo 11 ile ilk kez 21 Temmuz 1969'da Ay'a varmayı başaran Neil Armstrong ve Buzz Aldrin.
🌑 Apollo 12 ile Pete Conrad ve Alan Bean ise 19 Kasım 1969'da Ay'a ayak basıyor.
🌙 Apollo 14 ile 5 Şubat 1971'de ayak basan Alan Shepard ve Edgar Mitchell.
🌕 Apollo 15 ile David Scott ve James Irwin, 31 Temmuz 1971'de Ay'a ayak basıyor.
🚀 Apollo 16 ile John Young ve Charles Duke, 21 Nisan 1972'de Ay'da yürüme şerefine nail olan bir düzine insan arasına katılıyor.
🌌 Apollo 17 ile Ay'a giden son ikili Harrison Schmitt beraberindeki Ay'a yürüyen son insan olarak kabul edilen Gene Cernan'dır.
Ay'da yürümek çoğu insanın isteyeceği bir deneyim elbette ama Ay'a gidip üzerinde yürümeyen de on iki kişi vardır. Bu kişilerin de tamamı Apollo programındadır. Bunlar: Ay'a gidip sağ dönen ilk insan Frank Borman, Ay'a iki kez giden tek insan Jim Lovell, Bill Anders, Tom Stafford, Neil Armstrong ve Buzz Aldrin'in yol arkadaşı Michael Collins, Dick Gordon, Jack Swigert, Fred Haise, Stu Roosa, Al Worden, Ken Mattingly ve Ay'dan dönen son insan Ron Evans'tır.
Atatürk düşmanı sözde tarihçi Yavuz Bahadıroğlu veya gerçek adıyla Niyazi Birinci'nin oğlu Mücahit Birinci, Ekrem İmamoğlu'nun kazanıp turuncudan kırmızıya çevirdiği Beylikdüzü'nün belediye meclisine seçilen 12 AKP'li üyeden biriydi. CHP'nin ise 19 üyesi vardı. Belediye meclisinde İmamoğlu, bu zata ne yaptıysa her meseleyi başta İmamoğlu olmak üzere, iktidar karşıtı olan herkese; herkesin değer yargılarına getiriyor. Adının karıştığı skandallarla AKP'li olmanın özeti niteliğindeki bu adam, sırf İmamoğlu karşıtı olduğu için önce partide görev verildi, sonra televizyonlara çıkarıldı. Sonunda yaptığı şaklabanlıklarla, yaranmaya çalıştığı reisinin de gözünden düştü. Beylikdüzü Belediye Başkanı olmayı beklerken saray soytarısı olarak biten bir kariyer. Ne acı!
PKK saldırısı sonucu şehit düşen Piyade Er Tarık Tarcan, 31 Ekim 1995'te doğmuştu. Ailesinin tek çocuğuydu, Fenerbahçeliydi. 2020'de Osmangazi Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümünden mezun olup iş bulması kolaylaşsın diye askere gitmişti. Terhisine bir ay kalmıştı. Cizre, onun usta birliğiydi. Nereden bilecekti?
Aktroller, Gezi Parkı eylemlerinin sosyal medyada yarattığı etkiye yanıt veremeyen AKP'nin benzeri toplumsal olaylara karşı oluşturduğu bir troll ordusudur.
2013'te küçük adımlarla da başlasa 2014'teki yerel seçimler, Soma maden faciası ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olumlu sonuçlar aldılar. Benim ilk hatırladığım Aktroll, Esat Ç.'ydi. Daha sonra Son Laik Bükücü, The Marginale, arabada bağıran dalyanak olarak bilinen Tuğrul Selmanoğlu, Abdurrahman Uzun, Cumhur Frankfurt ve Naif Kelmendi gibi birbirinden aşağılık ve bir o kadar gereksiz troller çıktı karşımıza. Troll olmanın birinci şartı ahlaksız olmaktı ve saydığım isimler bunu fazlasıyla yerine getiriyordu. Aktroll olmak içinse yarınlar yokmuşçasına küfretmek ve hedef göstermek elzemdir.
Trollerin anası Hilal Kaplan olmaktan başka bir vasfı bulunmayan Hilal Kaplan, Ahmet Davutoğlu'nu başbakanlıktan etmekle işe başlayan Pelikan Terör Örgütü'nün de başıdır. Aktrollerin bir kısmı bu örgüte bağlı çalışır. Çağımızın Goebbels'i Fahrettin Altun da bu örgütle dirsek teması halindedir. Tayyip Erdoğan'dan sıklıkla bu örgütün argümanlarını duyabiliriz bu yüzden.
Bir kısmı da dönekliğiyle nam salmış, şimdilerin kahramanı Süleyman Soylu'nun peşinden gider. Geriye kalanlarsa onurunu iki paraya sattığı için bu işi bedelsiz yapmaktadır.
Aktrollerin en sık kullandığı sosyal medya mecrası Twitter'dır. Ekşi Sözlük, YouTube, Instagram ve Facebook bunu takip etmektedir. Zaten gazete, radyo ve televizyon olmak üzere tüm medya organları AKP'nin eline geçmişken sosyal medyayı da ele geçirme çabası ilginçtir. Tayyip Erdoğan'ın her zaman daha fazla gücü elinde bulundurmak istemesiyle paralel okunabilir.
Sözün özü, kendileri de AKP iktidarına bağlı olan şeref yoksunu troller bu mezbelelik son bulduğunda baştan ayağa hesap vermek zorunda kalacaklardır. İşledikleri basit suçlar değildir.
Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yapılan halkoylamasıyla başkanlık hayalini gerçekleştirdi ve Devlet Bahçeli'nin önerisiyle erkene alınıp 24 Haziran 2018 tarihinde düzenlenen seçimlerle yeni sistemin ilk cumhurbaşkanı oldu. Artık çok geniş yetkilere sahipti ve bu sayede Türkiye'yi istediği gibi yönetecekti. Ancak, geçen üç buçuk yılda sistemin ne ölçüde işlediği tartışmalıdır.
Seçimlerin ardından 10 Temmuz 2018'de 66'ncı Bakanlar Kurulu, yemin ederek görevine başladı. Cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı yardımcısı ile birlikte on sekiz üyesi bulunan kabinede bu geceki değişiklik dahil, dokuz değişiklik oldu.
🚅 Bunlardan ilki, 28 Mart 2020'de görevinden alınan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan oldu. Çoğu insan pandemi gündemdeyken yapılan Kanal İstanbul ihalesiyle alakalı olduğunu düşündü. Yerine Adil Karaismailoğlu atandı.
💵 İkincisi ve en çok konuşulan değişiklik, dilimize "görevinden affını istemek" deyimini katan Berat Albayrak'ın istifası oldu. İnstagram'dan yaptığı açıklamayla devlet gelenekleriyle bağdaşmayan bir şekilde istifa eden Hazine ve Maliye Bakanı yerine Lütfi Elvan atandı. Haber kanalları 48 saat boyunca haberi vermediler. Kaderin bir cilvesi olarak Atatürk düşmanı Berat Albayrak, bir 10 Kasım'da görevinden ayrıldı. Bundan sonra kendisinin adeta idi buludu kalmadı.
💡 21 Nisan 2021'de üç değişiklik birden yaşandı. Hakkında yolsuzluk iddiaları olan Ruhsar Pekcan, Ticaret Bakanlığı görevinden alındı, yerine Mehmet Muş atandı. Aynı gün Resmi Gazete'de yayımlanan diğer değişiklik ise Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'un görevden alınması oldu. Dahası, bakanlık Aile ve Sosyal Hizmetler ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik olarak ikiye bölündü. İlkine Derya Yanık, ikincisine Vedat Bilgin atandı.
✏️ 6 Ağustos 2021'de Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk istifa etti. Kabinede görevinden affını isteyen ikinci bakan oldu. Yerine Mahmut Özer atandı.
🌻 11 Ekim 2021'de Paris İklim Sözleşmesi'yle ilişkili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın adı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı oldu.
💸 Berat Albayrak'tan görevi devralan Lütfi Elvan bir yıldan biraz fazla; on üç aydan daha az dayanabildi ve istifa etti. Yerine, Fethullah Gülen'le olan fotoğraflarıyla çok konuşulan Nureddin Nebati getirildi.
⚖️ 29 Ocak 2022'de dört buçuk yıldır görevde olan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül istifa etti. Yerine ondan önceki bakan Bekir Bozdağ getirildi.
Yine de kimin gelip kimin gittiği önemli değildir. Bakanların hepsi halkına değil, tek bir kişiye karşı sorumludur.
İzlediğim filmlerden hakkında yazacağım zaman internetten güzel fotoğraflar bulmaya çalışıyorum ama eklemeyi hep unutuyorum. Saat yönüne doğru dizilmiş jüri üyelerinin olduğu bu görseli buldum ve yine eklemeyi unuttum.
Galatasaray, 2022 yılında çıktığı dört resmi maçtan da yenik ayrıldı.
⚽ Giresunspor (0-1)
⚽ Hatayspor (4-2)
⚽ Kasımpaşa (1-3)
⚽ Trabzonspor (1-2)
Bu maçların üçünü içeride oynamamız bir yana Giresunspor maçı dışındakilerde ilk golü atmıştık.
🥅 Hatayspor maçında 23'üncü dakikada van Aanholt'un asistiyle Emre Kılınç perdeyi açmıştı. 43'te gelen beraberlik golünden sonra 45'te Kerem Aktürkoğlu skoru 2-1'e taşımıştı.
🥅 Kasımpaşa'ya karşı ise 39'da Halil Dervişoğlu ilk golü atmıştı.
🥅 Az önce biten maçta 31'inci dakikada Cicaldau penaltıdan golü bulmuştu.
Bu gidiş hiç olumlu değil. Takımı bu halde görmekten dolayı gerçekten canım çok sıkkın.
J'ai Perdu Mon Corps (Türkçe: Bedenimi Kaybettim) son zamanlarda izlediğim en derinlikli animasyon.
Filmde ailesi göçmen olan Naoufel'in elinin başından geçenler anlatılıyor. Çöpün toplanması, metroya binmek gibi alışılageldik eylemleri bedeninden bağımsız bir elin bakış açısından görmek biraz değişik.
Film boyunca flashback'ler yapılıp Naoufel'in hayatından kesitler veriliyor. Tabii, ellere özellikle dikkat çekiliyor. Bir de sinekler var.
Naoufel Fast Pizza diye bir yerde moto-kuryelik yapıyor. Ancak bu işe çok da uyumlu değil. 20 dakikadan sonra bedava olan siparişleri çoğunlukla yetiştiremiyor. Zaten onun hayali piyanist ve astronot olmaktı. Yoksa kozmonot mu demeliyim?
Yine geç kaldığı bir siparişinde Gabrielle ile tanışır. Ancak burada adının Gabrielle olduğunu bilmemektedir. Kendisiyle otomat yardımıyla iletişim kurmuştur; yüzünü dahi görmemiştir. Onun için henüz Matmazel Martinez'dir.
İlk kez Naoufel ile Gabrielle'in konuştuğu sahnede ona durumunun iyi olup olmadığını sorması kalbimi ısıttı. Naoufel ilk başta pizza için sorduğunu sanıyor. Sanırım ona daha önce böyle bir soru soran olmamış.
Naoufel, Gabrielle'in izini sürüyor. Onun hakkında detaylara erişiyor. Sonra bir gün Gabrielle'in oturduğu apartmanın önünde tesadüfen karşılaşıyorlar. Kızın yanında amcası Gigi de var. Zaten işinden bıkmış olan Noaufel, doğaçlama yaparak on yıl önce panoya iliştirilmiş çıraklık ilanı üzerinde ısrar ediyor. Bu arada, Gabrielle'i ilk gördüğümde "İçinin güzelliği dışına yansımış." diye düşünmüştüm.
Tüm bunlar olurken elin hikayesi de paralel olarak aktarılmaktadır. Naoufel, marangozhanede çıraklığına devam etmektedir. Bu sırada Gabrielle ile ilişkilerini ilerletmiştir. Onun için tahtadan bir iglu yapar. Eski ev arkadaşının Gabrielle'i habersiz partiye çağırdığı günden sonra onu buraya götürür. Ona hoş bir sürpriz de yapar. Sonuç hüsran olur.
Tüm bunlardan sonra Naoufel'in sineği öldürmek isterken elini hızara kaptırması gösterilir. Bu sahne neden sineklerin filmde geniş yer kapladığının ipucudur. Sonrasında ikisinin birbirinden bağımsız hikayelerini izleriz. Gabrielle, Naoufel'in çocukluktan beri kaydettiği kaseti dinler. Bunun sayesinde anne ve babasını trafik kazasında yitirdiğini öğrenir. Bence filmin sonuna geldiğimizde Gabrielle de Naoufel'e karşı hisler beslemeye başladı. Belki de kaseti bulmadan önce oldu bu ama iş işten geçmişti. Naoufel'in akıbeti ise belirsiz.
Şöyle bir bakınca, eller üzerinden bir anlatı ve olamayanların aşkı konu alınmış güzel bir yapım var ortada.
Bu sabahki kahvaltım Pizza-Noodle. Bu Doğu-Batı sentezi ilk benim aklıma gelmemiştir elbette.
Piyasadaki noodle'larda Çin tuzu olarak da bilinen Monosodyum Glutamat bulunduğu için A101'de satılan altılı sade Banetti noodle kullandım. Köri ve toz baharatla tatlandırdım. Pizza ise Dr. Oetker.
Şimdilik uyumlu bir ikili olduğunu düşünüyorum.
BİM'in yeni çıkan meyve sularını beğendim.
Aroma Bursa Meyve Suları ve Gıda Sanayi Anonim Şirketi tarafından üretilen ürün 6.90 liraya satılıyor ve ilave şeker içermiyor.
6 Ağustos 2014'te yayınlanan Türk Gıda Kodeksi Meyve Suyu ve Benzeri Ürünleri Tebliği'nin dördüncü maddesi ç bendine göre "Sağlam, olgun, taze veya soğukta ya da dondurularak muhafaza edilmiş, tek meyvenin veya daha fazla meyve karışımının yenebilir kısımlarından elde edilen, elde edildiği meyve ve meyvelerin karakteristik renk, aroma ve tadına sahip, fermente olmamış fermente olabilen ürünü" tanımlamak için kullanılır.
Bunun dışında kalanlar meyve nektarı veya meyve suyu konsantresi oluyor.
🇸🇪 Mereyusblog
Romersk medborgare från Miklagård.
På Mastodon sedan 23.X.2021
Bara postar oviktiga tankar.
Allmän egendom (PD). Inga begränsningar.
Jag tjänar ingen inkomst av det jag lägger upp här.
🇬🇧 Mereyü's blog
Roman citizen from İstanbul.
On Mastodon since 23.X.2021.
Just posting unimportant things.
Everything I publish is Public Domain (PD).
I don't earn any income here.
🇹🇷 Mereyü'nün blogu
Civis romanus sum.
23.X.2021'den beri Mastodon'da.
Önemsiz şeyler üzerine.
Paylaştığım her şey kamu malıdır (PD).
Buradan herhangi bir gelir elde etmemekteyim.